26 Şubat 2007

SULTAN



türkân'cığımın bıkmadan usanmadan izleyebileceğim filmlerinden biri. türkân'ın da , bulut'un da , kartal'ın da kendini aştığı bir film bu. 78 yapımı bu filmin yönetmen koltuğunda kartal tibet'i görüyoruz. bu tarihe kadar türkân hanımla kamera karşısında birlikte olan tibet, oyunculuk kadar yöentmenlikte de başarılı olduğunu gösteriyor ve türkân- kartal ikilsinin sinemadaki beraberliği değişik bir hâl alıyor. müziği cahit berkay imzalı filmin yapımcısı da kartal tibet'in daha önce hababam sınıfı'nda yardımcı yönetmen olarak eşlik ettiği ertem eğilmez. yapım da arzu film. senaryosu yavuz turgul'a ait bu filmin bütün kahramanları o kadar hayatın içinden, o kadar gerçekler . gecekondu semtinde geçen, 4 çocuklu dul sultan ile mahalle muhtarının çapkın oğlu kemal'in aşkı etrafında örülmüş bir gerçek kesit. filmin özelliklerinden biri de repliklerinin çok o güzel olması, sanki hepsi birer slogan gibi. ilk önce oyuncu kadrosunu sayalım: türkân şoray : sultan bulut aras: kemal şener şen : bakkal bahtiyar adile naşit : ebe hatice abla ihsan yüce: kemal'in babası, muhtar ilyas salman :bekçi kolombo erdal özyağcılar : çarli güzin özyağcılar : çarli'nin meleği :) , eşi ahmet arıman: kemal'in muavini *türkan şoray'ı seslendiren de nevin akkaya. sultan, dört çocuklu bir duldur. gündeliğe gitmektedir. tek derdi çocuklarının geçmini sağlamaktır. bir gün gelecek de dört çocuklu dul sultan gönlünü kaptıracak . rüyasında bile görmez ki bunu. tâ ki mahalle muhtarının oğlu, minibüs şoförü yakışıklı kemal , sultan'a kancayı takana kadar. kemal sadece kancayı takmıştır, sultan işe gönlünü kaptırmıştır. zaman içinde kemal'in hormonları etkisinde verdiği karar, kalbinin verdiği karara yenilecektir. mahallemizde kimler vardır ? sultan'ın komşularından bir tanesi ebe hatice abladır. kemal'in sultan'a yanık olduğunu da ilk hatice abla dillendirir . bir diğer komşusu da çarli'dir. 5 çocukludur çarli de. karısının adı da melek. çarli'nin meleği der mahalleli zaten. mahallemizin bir de peltek bakkalı vardır, bahtiyar efendi. sultan'a vurgun o da. "tultaaan hanımmmm"... kolombo da mahalledeki asayişten sorumlu bekçimizdir. akşamları mahalle kahvesinde kumar oynanmasına ara sıra göz yumar, ara sıra da içki içilmesine. mahalledeki tek kötü kalpli kişi, kemal'in babasıdır. yani muhtar. mahalleden çevre yolu geçeceği için , burasının değeri artmıştır. yüksekçe bir komisyon karşısında muhtar da bu gerçeği mahalleliden saklayarak kötü adamların yanında saf tutmuştur. işte tüm bunlar olurkeeeen...bir sabah: sultan, mahalledeki arkadaşları ile beraber minibüs beklemektedir. işe bakın, kemal'in minibüsü yanaşır durağa. kadınlar kendi aralarında fısıldaşırlar "ayy, bu kemal de horoz gibi adam vallaha.. " gülüşmeler. "ister misin bizi de kıızzz??!"...çapkın, çekingen, arsız, utangaç ... bir gülüşme. kemal de bu arada dikiz aynasından sultan'ı süzmekte. "ne demiş orhan abimizzzz, beni böyle sev seveceksen". artık kafası sultan'a takılı kemal kend bildiği yöntemle onu tavlamaya çalışır. "varlığım yeter" yazılı minibüsü ile sultan'ı çeşme başında gördüğünde hemen ferdi'yi takar teybe : çeşmenin başınaaaa, bir güzel inmişşş. eğilmiş zülfünü suya düşürmüşşş... sultan kızarır. ferdi devam eder : mevlam bu güzeliiii kime yar etmişşş? görmez olaydııım o güzel yüzü, bakmaz olaydımm. arabesk duygularla iyice harman edilen biz seyirci de burdan itibaren aşk hikayesine dahil olmaya başlarız. öyle güzel ayrıntılar yakalanmış ki filmde; oğlunu soba başında leğende yıkayan sultan , çocuğun kafasına hamam tasını vurmaktan çekinmez mesela. bakkal bahtiyar, kemal'e "nah" hareketinin babasını göstermek için bacağını sıvar, kaldırır ve "naaah" der. bekçi kolombo , kahvedeki kavgaya müdahale edemeyeceğini anlayınca düdüğünü öttürür "devam " der. mahalleli ile sinemaya gittikleri gece kemal , sultan'ın arkasına geçerek ensesine üfürür. ( ben burda her seferinde biterim, kendimi salak salak gülümserken buluyorum nedense) ve o meşhur çamurda dövüş sahnesi. kemal ile sultan birbirne girmiş, ardı ardına birbirlerine tokat atmaktadır. bu esnada en gerçekçi yorumu çarli getirir : valla bunlar bal gibi birbirine aşık !

2 yorum:

Tabiat Ana dedi ki...

sevgili şener şenin "aaaaa dalılırım tultan hanım totuklalın danı dekmiştil" lafı benim dilime uzun bir süre dolanmıştı:) Şimdi kime "aaal ütfen darılırım" diyecek olsam otomatikman bu cümle çıkıp geliyor ve dilimden dökülüveriyor hala :))

çilek dedi ki...

ya şener şen başka yaaaa :))