16 Şubat 2009

Sonbahar Rüzgârları


Yönetmen : Mehmet Dinler
Senaryo : Burhan Bolan
Yapım Yılı : 1969

Oyuncular : Türkân Şoray, Ediz Hun, Çolpan İlhan, Fatma Karanfil

Filmi ilk izlediğimde henüz 9-10 yaşlarındaydım. Yaşımın küçüklüğü , filmin şarkısına vurulmama engel olmamıştı. Bir benzer vurulmayı da Sevgili Babam filminde Kamuran Akkor'un sesinden dinlediğim Zalimin Zulmü'nde de yaşamıştım. Büyük değer, rahmetli Yıldırım Gürses'e ait Sonbahar Rüzgârları, Türkân Sultan'ın yapraklar içinde salınışına, yaşadığı abartılı trajediye deyim yerindeyse cuk oturmuştu. Şarkıyı çokça sevmemin nedenlerinden biri de şüphesiz ki Handan Kara'nın güzel sesiydi.

İtiraf etmeliyim ki, hatıra defteri denilen şeyin varlığını ben ilk kez bu film ile öğrenmiştim. Esas kızımızın yıllar boyu tuttuğu hatıra defteri günü gelince masumiyetini de kanıtlayacak en önemli belge oluyordu. Film boyunca duyduğumuz dış ses de tabi ki, hatıra defterindeki sayfalardan satırlar okuyordu bize.

Filmden aklımda kalan o kadar çok sahne, sekans var ki. Bir kere, bu filmde kötü karakteri oynayan Çolpan İlhan'ın o tablo gibi muhteşem güzelliği, Anjelik saçları, Türkan Sultan'ın akıl hastanesindeki işkence gibi tedavisi, evde çıkan yangını gösteren sahneyi mini minnacık maket bir evi yakarak göstermeleri... en çok aklımda kalanlar.

Nostaljik sinemamızın birbirine en çok yakıştırdığım çiftlerinden Ediz Hun ve Türkân Şoray'a bu filmde ayrıca janti abimiz rahmetli Önder Somer, sinema kariyerine henüz çocuk denecek yaşta ağırlıklı olarak melodramlarda ikinci sınıf roller oynayarak başlayan daha sonrasında ise yeşilçamın seks furyası dediğimiz dönemdeki filmlerde oynayarak sinema macerasını sonlandıran Gülgün Erdem de oynuyor. Eniştesine aşık baldız rolündeki Gülgün Erdem'in kıskançlığı kahramanlarımızı büyük bir felaketin eşiğine getirdiği gibi sonunda ortada hiçbir engel kalmadan kavuşmalarına da sebeb oluyor.

Sultanımın en sevdiğim filmlerinde yönetmen olarak imzası bulunan Mehmet Dinler'in aynı zamanda Ah Müjgan Ah'ın da yönetmeni olduğunu hatırlatayım.

Gelelim kısaca filmimizin konusuna;

Esas kızımız ile oğlumuz bir tesadüf sonucu tanışıp aşık oluyorlar. Esas oğlumuz herşeye ciddi yaklaşan ve aşkla deli divane olan bir gençtir. Bir yanlış anlama sonucu bu aşk, başladığı gün gibi yine bir sonbaharda sona erer. Esas oğlan, kadınlara karşı nefretle dolu bir adam haline gelir lakin yıllar içinde evlenmiştir ve bir kızı olmuştur. Karısı ise zevk ve sefa alemlerinde yaşamayı seçen, alkolik bir kadındır. Alkole olan düşkünlüğü sonunda onu akıl hastası edecektir. Esas oğlan bu durumda kızına , annesinin öldüğünü söylemeyi tercih eder. Oysa ki anne, tavan arasında kitli kapıların arkasında gün yüzü görmeden yaşamaktadır.

Filmimizin tek delisi :) elbette ki Çolpan İlhan'ın canlandırdığı anne karakteri değildir. Bir yanlış anlama sonucu sevdiği erkeği kaybeden Nalan de akıl hastanesinde uzun bir süre geçirip, ardından ehilleşip sosyal hayata örnek bir insan olark katılacaktır. O derece ki, yıllar sonra sevdiği adamın evine, dadı olarak dönecektir.

İşte sevgili okurlar... iki aşığın yıllar sonra karşılaşması çeşitli olayların gelişmesine yol açacaktır.

Aşk, nefret, üzüntü, dert, keder hepsi bu filmde var.

Lütfen filmi izlerken gazozunuzun ağzını açık bırakmayınız, ki bu film onu kaldırmaz :)

4 yorum:

abc dedi ki...

çilekçiğim epeydir bir şeyler yazmıyordun özlemiştik...

bu filmi hatırlayamadım; ancak mutlaka izlemişimdir. ben çolpan ilhan'ın öyunculuğunu çok beğeniyorum.

çilek dedi ki...

Teşekkür ederim :)

Dün ki rüzgarlı havada yürüyüş yaparken ister istemez yâdıma düştübu film ben de yazdım.Muhakak ki izlemişsindir. Aslında trt sürekli aynı filmleri ısıtıp ısıtıp göstereceğine biraz bu melodramlaraapırlık verse ya :)

paprika dedi ki...

Evet ya eskiden trt de ne filmler olurdu izlerdim çocukken.Özellikle geceleri 1950 veya 60 yapımı siyah beyaz filmler favorimdi,oyuncuların çoğu da ünlü değildi.Şimdi bir dizi çılgınlığıdır gidiyor her kanalda:(

kahvenin seki makbuldür dedi ki...

ne filmdir ama.
"biliyorsuuun seni ben, sonbaharda sevmiştim" diyerekten, ağlayarak izlerim her defasında. hatta cd sini dahi edindim :)