31 Aralık 2007

Sinan mı Yavuz'u Döver Yavuz mu Sinan'ı ???

Söylenenlere göre bu senenin gişe şampiyonu Kabadayı filmi imiş. Gösterime girdiği ilk on gün içinde seyirci rekoru kırmış.

Kabadayı filmi , birlikteliklerinden harika filmler ortaya çıkan Şener Şen- Yavuz Turgul ikilisinin sadece isimlerinin bile referans olmasına yettiği bir film. Muhsin Bey, Eşkiya, Aşk Filmlerinin Unutulmaz Yönetmeni, Gönül Yarası ve senaryosunu yazdığı Züğürt Ağa, Çiçek Abbas izleyen bir kimse gözü kapalı bu ikilinin herhangi bir filmine gider. Şen, Turgul'a oyuncu olarak her anlamda güveniyor, iyi iletişimleri var, ikisi de birbirlerinden ne istiyorlar biliyorlar. İşte bunu bilen biri olarak ben de Kabadayı'yı izleyenlerden biri oldum.

Filmi izledikten sonra içimden geçen şuydu; Ya ben Şener Şen'i artık bu rollerde görmek istemiyorum. Yeter. Evet güçlü oyuncusun, her rolün altından hakkıyla kalkıyorsun ve şahsen senin dengin bir oyuncu da bilmiyorum. Ama artık biraz hep aynı dinamiklerden hareket eden, az konuşan, içine kapanık, kendisiyle hesaplaşan adam izlemekten sıkıldım. Güldür bizi artık. Olmadı, kötünün de en kötüsü bir zalimi oyna. Ama bu rolü oynama. (Benim de ne hakkım varsa, istekte bulunuyorum :))

Benim gibi düşünenlerin olduğunu biliyorum. Sinan Çetin de onlardan biri. Bu fikrini dile getirmiş ama kulağını kısa yoldan değil de uzun yoldan tutmayı yeğlemiş . Yolu uzatıp bir iki de Yavuz Turgul'a sallayayım demiş. Senenin sonuna yetişen bir polemik mi desek bilmiyorum ama eleştiri hep olacaktır malum. Neler demiş bakalım :

Sinan Çetin,"Yaşamdan Dakikalar" adlı televizyon programında hem Yavuz Turgul'a hem de Şener Şen'e ağır eleştirilerde bulundu.

Hayatı ve insanları ikiye ayırdığını söyleyen Çetin " Şimdiyi sevenler, geçmişi sevenler. Devrimciler şimdicidir, hayattan yana olanlar şimdicidir. Bütün omurgasıyla şu anı yaşarlar. Bütün iliklerine kadar şimdiyi savunurlar. Gericiler de eskiyi savunurlar, eskiden daha iyiydi teranesinden benim artık burama gelmiş durumda. Hiçbir şey eskiden daha iyi değildi. Hayata inanıyorsak, her şey daha iyi şimdi ve daha da iyi olacak.Nostalji gericiliktir. Başka, süslü bir ismidir gericiliğin. Gericiliktir savundukları. Yavuz Turgul’un da gericiliği savunmasında bir mahsur yok. Eskiden şunlar şunlar daha iyiydi fikri üzerine insan 11 tane farklı film yapılabilir.Eskiden öğretmenler daha iyi diyorsun,eski öğretmen yeni hayat dayanamadı çatıştı. Eski kabadayılar daha iyiydi, işte eski kabadayı yeni kabadayı çatıştı. Eski menajer yeni hayat çatıştı. Bu çatışmayı çok iyi kuran bir yazar Yavuz Turgul. Bence kötü fikirleri olan ama çok iyi senaryo yazan bir insan" dedi.

Turgul ile ilk gerginliği Çiçek Abbas filminin çekimleri sırasında yaşadığını söyleyen Çetin “O filmin senaryosunu da Turgul yazmıştı. Ancak beğenmediğim 33 sayfasını yırttım. Ertem Eğilmez bana "Sen nasıl yırtarsın Yavuz’un senaryosunu?" dedi. Ben de "Yönetmenim, yırtarım" dedim. Yavuz senaryonun finalini bile yazmadı. Ama benim sayemde o film senaryosu ile ödül aldı. Yavuz Turgul bu olaydan sonra bana düşman oldu. Birbirimizi hiç sevmeyiz” diye konuştu.

Şener Şen'i de eleştiren Çetin "Şener Şen’e hayret ediyorum. Sürekli, eski öğretmen, eski kabadayı, eski menajer ve eski eşkıya. İnsan aynıyı oynamaktan hiç mi sıkılmaz” diye konuştu.

Yavuz Turgul ile ilgili getirdiği eleştiri için diyecek tek sözüm ve yorumum yok ama Şener Şen konusunda haklı galiba . Bakalım karşı taraftan bir cevap gelecek mi?

Hürriyet Gazetesi'nin haberinden alınmıştır.

2 yorum:

Şehzade Ali dedi ki...

Şener Şen üstünden prim yapmaya çalışıyorlar gibi sanki.Şener Şen sana mı soracak ne oynayacağını mister Sinan?

çilek dedi ki...

şahsen sinan çetin'in prim yapmaya bence hiiç mi hiç ihtiyacı yok. sürekli üretim halinde biri. işlerinin iyi veya kötü olmasını tartışmıyorum. turgul'a geçirecek lafı varmış geçirmiş... şener şen meselesine gelince elbette ki kimseye sormak zorunda değil... ama film sadece kendisi için değil, film izleyici için. bir sonraki projede yine benzer bir rolde oynayacaksa izlemeyi hiç mi hiç düşünmüyorum.